İlk düğme yanlış iliklendi…
Yıllar süren üniversite hayali suya mı düştü. Her geçen gün farklı seslerin duyduğu ancak ortak aklın bir türlü oluşturulamadığı bir üniversite derneği muammasıyla karşı karşıyayız.
Gelin şu hikayeyi baştan okuyalım…
Akhisar Üniversitesi Yaptırma ve Yaşatma Derneği 29.02.2012 tarihinde 29 üye ile kuruldu. 2018 yılına kadar birçok toplantı ve çalışma gerçekleştiren derneğin üye sayısı altmışa yükseldi. İlk etapta Akhisar´ımızda atıl durumda bulunan Sigara Fabrikası olarak bildiğimiz 1200 dönümlük alan içerinde 220 dönümlük alanı Akhisar Celal Bayar Üniversitesi tahsisi sağlandı. Öncelikle Celal Bayar Üniversitesine bağlı fakülteleri oluşturmak sonrasında bunu Akhisar Üniversitesine evirmek gibi bir hedefi olan Akhisar Üniversitesi Yaptırma ve Yaşatma Derneği maalesef geçen bu süreçte birçok girişimde bulunmasına rağmen bir tütün deposunun modifiye çalışmalarını başlatıp biraz yol almaktan başka bir sonuca ulaşamadı. Yine yapılan bu faaliyetlerin sonucunda yapılan borçlanmalar zamanında ödenemediği için mal ve emtialara haciz uygulanması aşamasına gelindi. 18 Haziran 2019´da yapılan olağanüstü genel kurulunda dönemin ticaret ve sanayi odası başkanı Mehmet Ulusoy derneğin kurulduğu günden beri başarıya ulaşmış bir sonuç üretemediğini işaret ettiği konuşmasında odalar olarak her türlü desteği vermeye hazır olduğunu belirtse de sonrasında değişen şey olmadı. Yine genel kurulda konuşan dernek yönetim kurulu üyesi şoförler odası başkanı Halil İbrahim Doğan yönetimdeki Salih Hızlı´nın, Latif Çakmak´ın ve Ömer İşçi´nin istifası ile boşalan yönetim kurulu başkan ve üyeliği ile beraber güçlü yeni bir yönetim oluşturularak Akhisar´ın bir ayıbı olan bu sonuçsuzluğun bir an önce aşılması gerektiğini belirtmişti. Seçim dönemlerinde birçok siyasi partinin ve adayın proje ve vaatleri arasında ilk sıralarda olan üniversite yaptırma hayali şimdilik halen hayal olmaktan öteye bir türlü gidemiyor.Geçtiğimiz yaz aylarında üniversite inşaatına yönetim kurulu ve Kaymakam Sabit Kaya´nın ziyaretleri sonrasında bu güne kadar yapılan çalışmaların hiçbir anlam ifade etmediği, hatta boşa gittiği söylentileri basına yansıdı. Yine 2019 yılı 6 ağustos tarihinde, derneğin yeni başkanı sıfatıyla belediye başkanı Besim Dutlulu, Akhisarlı iki milletvekili olan Uğur Aydemir ve Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu ile Akhisar´da uzun yıllardır atıl durumda bulunan Sigara Fabrikası alanı içerisinde belirlenen bölgede planlanan Manisa Celal Bayar Üniversitesi´ne bağlı fakülteleri oluşturmak için kurulan Akhisar Üniversitesi Yaptırma ve Yaşatma Derneği yeni kararlar almak için toplandı. Akhisar Belediyesi Encümen Salonu´nda gerçekleşen bu toplantıdan sonra kısa bir açıklama yapan Akhisar Belediye Başkanı Besim Dutlulu, “Şehrimize üniversite kazandırmak için birlik ve dayanışma içerisinde, hep birlikte elimizi taşın altına koyarak hareket edeceğiz. Akhisarlıların birlik olursa her işi başaracağına inanıyorum. Alınan kararların şehrimize hayırlı olmasını dilerim” ifadelerine yer verdi.
Kamuoyu Durumdan Rahatsız
Şimdi gelinen noktayı kamuoyu merak ediyor. Ve soruyor. 2012 yılında kurulan ve geçen 9 yıllık süreçte büyük azim ve kararlılıkla olduğu altı çizilerek belirtilen bu hedeflere ulaşmak için ne yapılıyor?
Başka yerlerde bunun bir örneği var mı? Yeni bir üniversite kurmak için dernek kurarak yola çıkmak doğru mu? Az veya çok bağışta bulunan şahısların yaptığı bağışların sorumluluğu hariç, esnaftan, ticari işletmelerden ve halktan aldığı ödeneklerle bütçe oluşturan kurum ve kuruluşların yaptığı katkı ve bağışların yıllar sonra boşa gitmiş olmasının hesabını kim soracak, kim verecek?
Sonuç olarak gazeteci sorumluluğu ile yaptığımız araştırmalar doğrultusunda Celal Bayar Üniversitesine Manisa´nın başka bir ilçesi de fakülte için istekte bulunuyor. Üstelik çok ciddi hazırlık içinde oldukları gözleniyor. Bu hazırlıklar sonuç getiriyor.
AK PARTİ Akhisar İlçe Başkanı M. Fatih Füzün’ün “iki yıldan beri birşey yapılmıyor. Derneğin başkanı olan Besim Dutlulu ya faaliyete geçşin ya da ben yapamıyorum desin. Şehrimizde birçok işadamı, hayırsever bu işi yapacak kişi var. Ya da biz de destek verelim bu işi bitirelim” şeklinde yaptığı açıklama kamuoyuna ‘on yılda bir çivi çakılmadı mı’ sorusunu sordururken Belediye Başkanı Besim Dutlulu’dan farklı karşılık buldu.
Geçtiğimiz gün Akhisar Üniversitesi Yaptırma ve Yaşatma Derneği’nin olağan başkanı Akhisar Belediye Başkanı Besim Dutlulu basın mensuplarının konu ilgili sorularına “bu dernek işlevini yitirmiştir” şeklinde açıklamalarda bulunarak 29.02.2012 tarihinden bu güne aslında bir arpa boyu bile yol alınamadığını, bundan sonra da bu şekilde alınamayacağını belirtiyor.
İşte o zaman akla şu soru takılıyor; ilk düğme yanlış mı iliklendi? Derneğin ilk kurulum aşamasında Akhisar’a bir üniversitenin bir vakıf girişimi ile kazandırılabileceğini savunup, dernekle, hele çok ayaklı bir dernekle bu işin olamayacağını belirttiğimizde hoş karşılanmamış, hatta ‘siz üniversiteye karşı mısınız’ şeklinde suçlamaya varan sorulara muhatap olmuştuk.
Ben haklıydım demek istemiyorum. Ancak onlarca yüzlerce ve hatta binlerce insanın az veya çok katkı sunduğu veya sunmaya çalıştığı bir girişimin yaklaşık on yıl sonra sonuçsuz kaldığının ilamı insanı üzüyor. Vakti zamanında yine malum derneğin düzenlediği bir bağış yemeğinde Akhisarlı bir işadamının veryansın ettiği konuşmanın özünde de vakıf vardı. Yemeğe katılanlar hatırlayacaktır. İşadamımız üç aileyi işaret ederek, “bırakın milletten para toplamaya çalışmayı , bu iş dernekle falan olmaz. Bu köklü üç aile Akhisar’a bu üniversiteyi kazandıramayacak mı? İşte ikisi karşımda diğeri de biziz, gelin bu işi tamama erdirelim” diyen işadamı aradan yıllar geçtiği haldehalen ziyaret edilmedi. Toplantı soğuk rüzgarlar eserek dağıldıktan sonra adeta süt dökmüş kediye dönen dernek yöneticileri, acaba bu adam doğru mu söylüyor diye hiç düşünme gereği bile duymamışlar. Bunu da maalesef toplantıdan üç ay sonra kendilerine sorduğumda öğrendim.
Şimdi yanlış iliklenen ilk düğmeye mi kızalım? Gömleği yırtıp atalım mı? Yoksa giyinmekten vaz mı geçelim? Bu yanlış yapıldı ve sonuçtan çok uzağız.
Bu gün geçen on yıl içinde şartlar çok değişti. Bir soru daha sormak lazım. Akhisar’a gerçekten üniversite gerekli mi? Ya da bir fakülte mi açılmalı? İyi ama, on yılda adı bile konulamayan o ilk fakültenin adı ne olacak? Yani ne fakültesi açılmalı?
Bence düğmeyi iliklemeye karar vermeden önce ne giydiğimize bakmalıyız. Hedefsizlik bizi bu hale getirdi. Bu sorulara cevap bulmadan çıkılacak yol ne olursa olsun bizi yine başladığımız yere getirecektir.
Siyaset üstü olduğunu düşündüğüm bu olayda amacımız elbette şu veya bu kişiyi suçlamak değil. Ortada bir yanlış var. Az veya çok herkes bu yanlışın içinde bulundu. İşin ciddiyetini göz önüne alıp bu doğrultuda hareket edilmesi gerekiyor. Onun için tüm siyasilerin, milletvekillerimizin, belediye başkanının, sivil toplum kuruluşlarının ve üniversite derneğinin bu konu hakkında çalışmalarına başlayıp hız vermesi gerekiyor. Ya da kamuoyunu rahatlatacak olumlu veya olumsuz ortak bir açıklama yapılmalı… Bu konunun yakın takipçisi olacağız .
Süleyman Kollu
