Sosyal medyanın zararlı içeriklerinden çocuklarımızı ve gençlerimizi korumaya yönelik yapılacak yaş sınırı düzenlemesini gecikmiş ancak doğru bir yaklaşım olarak destekliyorum. Bu konuya ilişkin köşe yazımı okumanıza sunuyorum.
Kullanma Kılavuzu
Kullanma kılavuzu, bir şeyin doğru ve bilinçli kullanılmasına yönelik temel bilgi içeren kitapçıktır. Üretilen her malzemenin bir kullanma kılavuzu olduğu söylenebilir. Tüketicinin kullanımına sunulan malların tanıtım, kullanım, kurulum, bakım ve basit onarımına ilişkin kılavuzu ve gerektiğinde uluslararası sembol ve işaretleri kapsayan etiketi” olarak da tanımlanabilir.
Peki kullanım kılavuzunu okumazsak, okusak da dikkate almazsak ne olur? Aldığımız ürünü, hizmeti verimli kullanamayız veya hiç kullanamayız. Bu işten zarar görürüz. Böyle bir şey yaşadığımızda genellikle geriye dönüp ilk yapmamız gereken şey olan kullanım kılavuzunu dikkatlice okur gereğini yaparız.
1990 lı yılarda kullanıma giren internet büyük veri ağı sayesinde dünyayı hızla tek toplum özelliğine yaklaştırmaya başladı. 2004 de Facebook’un kurulması ve arkasından sırayla diğer sosyal medya platformlarının kullanımının yayılması kültürel etkileşimi kaçınılmaz kıldı.
Bu dönemde toplumun büyük kısmı internet ve sosyal medyanın iyi yüzlerine bakıp “müthiş bir şey” yaklaşımıyla benimsedi. Analog dünyada doğan dijital göçmenlerin şüpheci, endişeli olan çok az bir kesimi ise uzak durdu. Gençler ve çocuklar bu kontrolsüz mecrada meraklarını giderecek her şeyi incelemeye, karıştırmaya başlarken kötü niyetliler de ellerini ovuşturmaya başlamıştı.
Uçsuz bucaksız bir mera, ova, bozkır ne derseniz? Hırsızı, kumarbazı, dolandırıcısı herkes burada at koştururken, at izi it izine de karıştı. Onlarca, yüzlerce, binlerce zararlı içeriğe maruz kalan çocuk ve gençlerimiz adeta çamur deryasında paçalarını sıvayıp dolaşırken etraflarına bakıp “herkes bu çamurda yürüyor, demek ki doğru yerdeyim” kararını verdiler. Ve ne yazık ki bir akıllı çıkıp n’oluyor burada demedi…
Okullarda seçmeli medya okuryazarlığı dersi koyup, içi doldurulmayan, doğru dürüst çalışma ve planlama yapmadan, geçiştirilen sosyal medya yangını bacayı sarmış görünüyor. Vel hasıl, kervan yine yolda düzüldü. Kullanım kılavuzu okunmadan içinde kaybolduğumuz sosyal medya platformları ile ilgili şimdilerde yaş sınırı getirme yasa çalışmaları gecikmiş ancak doğru bir yaklaşım.
Ne diyelim; biz yine kullanma kılavuzunu okumadık. Şimdi okuma zamanı…